Monday, March 22, 2010

yazmıyormuşum pek.. bu kadar yazmazken bir pazartesi sabahı yazmak ne kadar akıllıca bilmiyorum.
bugün tam anlamıyla pazartesi sendromu yaşıyorum. ağrıdan kıvranıyorum, öğlen toplantı var gitmek istemiyorum. bölümde tek başımayım çarşambaya kadar, tek güzel yanı kulaklık takmadan müzik dinleyebilmek sanırım. cambaz çaldı bana sabah sabah last fmim. var mısın yok musun derken sanırım şuan bedenen burda olup ruhumun iş dışında olmasını anlamam gerekiyor.haftasonu güzeldi aslında, şu ağrı olmasaydı bugün bu kadar suratsız gelmezdim işe.

cuma cihangirde kaktüs diye bir yere gittik kızlarla, tatlı bi yerdi ama sanki bizim pek tadımız yoktu. (üstteki foto da ordan, yalnız biz gittiğimizde pek tabii ki karanlıktı hava, foto da çekmedik zaten, bu gazeteden bir foto)cumartesi moda'nın güneşine uyanmak da güzeldi. Özellikle yürüyüşlerimiz güzeldi bu haftasonu, soya sütlü starbucks kahvelerimiz ve çaylarımız. bir de yelkenlerin görüntüsü, bir gün şöyle 7 metrelik bir şeyler alcak paramız olur mu acaba? gerçi benim ondan önce balkonundan deniz göreceğim ev hayalim var. sonrasında denizin içinde olmayı düşünebilirim.
fotoğrafta (sevdiceğin iphoneu sağolsun) görülen bizim izlerken aldığımız zevkin sadece yüzde biri olabilir.
ve tabii haftasonunun en keyifli yanı yasemini görmek oldu, 9 aylık oldu fıstık, diş çıkarıyormuş. herkes bir anda gülünce o da gülmeye başlıyor. acayip tatlı bu kız..

No comments:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails