Thursday, July 21, 2011

sevgili blogum ben seni unuttum
ama zaten bu ay başlarken, daha en başından biliyordum ben seni unutacağımı
kafamı kaldıramadan çalışma, işten iğrenme, passifloralı günler, sıcakların bastırması, alınacak çok şey, gidelecek çok yer, düşünelecek çok ayrıntı= temmuz 2011.
valla sevmedim seni temmuz 2011 ama son haftanı lila'm da geçireceğim ya o zaman belki barışabiliriz. lila'ya gidelim, telefonumuzu kapayalım ve istanbul'u tamamen unutalım istiyorum.
bakalım ağustos 2011 seninle nasıl geçecek ayımız?

bu arada dün sıcaktan erirken, dağıtmaktan beter ettiğim evimde bi kitap okumaya başladım, erkek dedikodusu adı, edebiyat eseri değil, zaten ben de öyle olduğunu düşünerek almamıştım, bizi okumak için aldım ve sayfa 33 te tam da beni okudum, çok güldüm. bitmesin kitap, şu sıkıntılı günlerimde bir günde 200 sayfayı şıp diye okuyuverdim.
bir de merak ettiğim bir şey daha var: şöyle bir site var mı acaba, last fm in kitaplar için olanı, filmler için olanı. hani şu şu kitabı okudun, aferin, bak bir de bunları seversin sen gibisinden.
25 temmuz'da sevdicekle bizim için yeni bir dönem başlıyor, modasız gümüşlü ... bakalım nasıl olacak ..

No comments:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails